MİLLET SOLCULARA İTİBAR ETMİYORMUŞ...
28.01.2013
"İyi ki millet bu solculara itimat etmiyor. İtibar etseydi, 1970 model Fordlara, millet Mercedes niyetine binmeye devam ederdi. Allah razı olsun ki onlara imkan vermediniz. "
Bekir Bozdağ
Bekir Bozdağ
Bu klişe saldırılara uzun zamandır hasret(!) kalmıştık. Hatırlarsınız, bu basitlik, 'zaten bunlar Boğaziçi Köprüsü'nün yapımına da karşıydılar' denilerek ilk olarak sahneye konulmuştu. Yalnız hakkını yememek gerek, sayın Bozdağ bu retoriğe, gerek doğrudan hitap ettiği işadamları kitlesiyle; gerekse 'renkli televizyona ve bilgisayara da karşıydılar' çeşitlemeleriyle zor unutulur katkılar yaptı.
Bu sözleri ilk ağızdan duyma şerefine sahip olan işadamlarının; o konuşma sırasındaki şaşkın yüz ifadeleri- izlemeyenlerin izlemelerini öneririm- bir kenara, 2012 model Mersedes'e binebilme olanağına sahip bir avuç mutlu azınlığa dahil olduklarını bilmem hatırlatmaya gerek var mı? Dahası bu mutlu azınlığın, kelimenin tam anlamıyla bir 'azınlık' olduğunu hatırlatmaya. Aslında niye şaşırıyoruz ki, ilk muhafazakar demokrat, büyük devrimci(!) Turgut Özal'da 'ben arabanın Mersedesini severim', pardon 'ben zenginleri severim' dememiş miydi? Hani Mersedesin direksiyonunda 'Semra bir kaset tak da neşelenelim' derken.
Bakınız şecaat nasıl arzediliyor, sirkatin söylerken? Millet -altı çizili- solculara itimat etmiyormuş. Maazallah, bu millet -yine altı çizili-, itibar etseymiş bu gerici(?) solculara, Mersedes yerine 970 model Ford'a binebilirmiş, ancak. Sizin de içinizden 'hay Allah sizi bildiği gibi yapsın, sayın Bozdağ' diyesiniz gelmiyor mu? Yahu, o sizin millet dedikleriniz -yani Mersedes'e binme ayrıcalığına sahip bir avuç azınlık, iyi ki de, daha da ötesi tabiatı gereği solculara neden itibar etsin ki? Ya da başka bir deyimle söylersek solcular, 'onlar'dan niye bir itibar beklentisi içinde olsunlar ki? Solcular değil midir; programlarının baş köşesine, politikalarının öncelikler listesinin başına emekçi sınıfları, çalışanları koyan? Bu saf ve temel gerçeği bilmediğinizi varsaymamızı beklemeyiniz, sayın Bozdağ.
Çırılçıplak projektörlere yakalanmak hali bununla da kalmamış. Allah razı olmalıymış ki, bu milletten -altı çizili- solculara imkan vermemişler. Biz solcular yüzyıllardır söyleyip de inandıramıyorduk, kimseyi. Duydunuz mu sayın Bozdağ ne diyor; solculara, Mersedese binen azınlık imkan vermemiş. Eee solculuk da ancak bu kadar güzel ve etkileyici bir şekilde anlatılırdı, doğrusu. Hasılı neymiş, Mersedese binenler solculara itibar etmezmiş ve Mersedese binenler de solculara imkan vermezmiş.
Mersedese binme ayrıcalığına ulaşan oğul, babasına çıkışmış 'bak sen bana sağcı olamazsın' diyordun, 'gör bak'. Baba başını iki yana acıyla sallayarak ' ben sana sağcı olamazsın demedim ki evladım, ben sana adam olamazsın' dedim. Şimdi diyeceksiniz ki, bu darbı meselin sayın Bekir Bozdağ'la ne alakası var? Haklısınız, bence de yok.
Siz sağcılar, beşyıldızlı otellerde sünnet düğünleri yapacaksınız, evlatlarınıza; takıları çuvallarla taşıyacaksınız o düğünlerinizden, sonra da solcular hakkında ileri geri konuşacaksınız, haksızlık olmuyor mu, sayın Bozdağ.
Siz sağcıların 'milleti' size, bizim milletimiz bize sayın Bozdağ. Biz emekçilerin itimatını kazanmak için daha çok çalışmamız gerektiğini biliyoruz. Sizin kendi 'millet'inizin itibarını kazanmanız kolay oldu doğrusu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder