31.05.2014
‘Gezi'den sonra ne değişti ki?’ diye soran karamsarlar ve kara simsarlar için hatırlatma denemesi...
-Taksim Gezi Parkı yerinde duruyor, ağaçlarıyla birlikte... Ve unutulmaz anılarla yüklü ve tazelenmiş olarak..
-68'liler- 78'liler diye avunup dururken yıllardır, o güzel atlarıyla ve ışıklar içinde 88'liler ve 98'liler arz-ı endam ettiler, bu umutsuzluğa kapılmış ülkenin meydanlarının payitahtına... 68'lerde daha bir hızlanan uzun yürüyüş artık yeni nesillerin kılavuzluğunda daha bir aydınlatıcı, daha bir öğretici, görkemli...
-Korku ve panik vücut değiştirdi. Ölesiye korku ve panik hali artık muktedirlerin... Çılgınca saldırıların, vahşi polis müdahalelerinin, azgın devlet terörünün nedeni nedir sanıyorsunuz. Bu ülkenin bütün iyi insanlarının payına düşen ise düşen her şeye rağmen direnişin ateşlediği umut... 12 Eylül karabasanı fiilen son buldu..
-Türkler Kürtlere, Kürtler Alevilere, Kemalistlere, herkes birbirine kulak kabartmayı öğrendi. Acılar ortak acılar haline geliyor... Birbirimizin sorunlarını daha iyi dinlemeye ve anlamaya başladık... Orta sınıf mahalleleri yoksul mahallelere gözlerini çevirdi, kalpler birlikte attı.
-Türk demokratlar Kürtlerin yıllardır yaşadıkları zulmü daha iyi anlamaya ve idrak etmeye başladılar...Kürt siyasi hareketine de şükran borçluyuz… ‘Çatışmasızlık hali’ olmasaydı, her yerde bombalar patlıyor ve her yerden şehit cenazeleri geliyor olsaydı. Gezi olmazdı.
-Dayanışma ve paylaşma bilinci, bireyciliğin kök salmışlığına kuvvetli darbeler indirdi...
-Anti-Kapitalist Devrimci Müslümanlarla tanıştı, toplum... Onlara şükran borçluyuz... Gezi onlarla daha bir mana ve içerik kazandı...
-'İleri demokrasi için', 'askeri vesayete karşı mücadele' büyük yalanı onulmaz bir şekilde teşhir oldu...Artık yönetme tarzı hızla 'seyreltilmiş faşizm' haline dönüştü... Maskeler düştü...
-Demokrasi deyince 'sandık' anlayanlar ya da öyle olduğunu kabul ettirmeye çalışanlar; sokağın muhteşem demokrasisi karşısında canevlerinden yara aldılar...
-Çatırdayan iktidar koalisyonu berhava oldu. Sadece cemaat AKP ittifakı mı, hayır... Liberaller-AKP ittifakı da ciddi darbeler aldı... Kamuoyu yapıcıları arasında AKP’li olmak sıkıntı verici hale geldi, artık…
-AKP iktidarı-Batılı ülkeler ittifakı ciddi yaralar aldı...
-Geziden sonra iktidarından muhalefetine kadar bütün siyasi aktörler ve özellikle de Gezi bileşeni-yoğun siyasi geçmişli odaklar, herkes; bu 'yepyeni durum' karşısında şapkayı önüne koydu... Laikliğimizi, sosyalizmimizi, Kemalizmimizi, yurtseverliğimizi konuşur, tartışır olduk...
-Öylesine bir meşruiyet ve kitlesellik yarattı ki, Gezi; toplumun en büyük burjuvasından dindarına, sosyalistinden ülkücüsüne kadar bütün toplumda derin izler bıraktı…
-Bazıları diyor ki, ‘iyi ama sandık, %43,5?’ Benim hiçbir endişem yok, demokrasi sokakta olgunlaşıyor, en sağlıklı haliyle ve oralardan o sandığın içine de nüfuz etmeyi başaracaktır. Ve halk sokakta birleşiyor.
Kimi aydınlar muktedirlerin safında olmalarını gizleyebilecekleri ya da bu sefil konumlanışı izah edebileceklerini düşündükleri; ‘ herkesi Kemalizmle, darbecilikle, askercilikle, 27 Mayısçılıkla‘ suçlama propagandasından medet ummaya devam edebilirler.
Gerçek demokrasi sokaklarda, meydanlarda bütün halk kesimleriyle birlikte büyüyor…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder