Hükümet politikalarının iflasına bir kere daha tanık oluyoruz, ama...
09.10.2014 23:27:54
30 yıldır devam eden ‘düşük yoğunluklu savaş’ bir çok kritik aşamadan geçtiği halde iç savaş tehlikesini bu kadar yakından hissetmemiştik. Bu duyguyu kuvvetli bir şekilde ve ürpererek hissetmemiz ise bu hükümet dönemine nasip oldu.
-Hükümet, Kürtlerin Kobanili kardeşlerine olan duyarlılıklarını ve bağlılıklarını test etmek istediyse, bu duyarlılığın ve bağlılığın ne kadar kuvvetli olduğunu artık anlamış olması gerekir. Hem niceliksel olarak, hem de çıkardığı kuvvetli ses ve ayrıca bütün Kürt siyasi kurumlarını kapsayacak boyutlarda.
Ancak bunun için 25 canın ölmesi gerekmezdi.
-Hükümet Öcalan'ın Kürtler üzerindeki etkisini test etmek istediyse yine ders çıkarmış olması gerekir. Seferberlik ilan etti, insanlar ayağa kalktı, kitlesel olarak. Bir faks(!) mesajıyla ve HDP çağrısıyla kitleler yatışmış görünüyor. Bu süreç A. Öcalan'ın elini güçlendirmiştir.
Aslında bu iki gerçeğin tespiti için günlük siyaseti takip ediyor olmak yeterdi. Cumhurbaşkanı ya da hükümet olmanıza da gerek yoktu. Hele hele bunun için 25 canın ölmesi hiç gerekmezdi.
Hükümet ısrarla 'çözüm' sürecinin gereklerini yapmayarak, ayak süreyerek böyle bir infialin zeminini yaratmıştır. Herhalde elini çabuk tutmalarının gereğini anlamış olmaları gerekir. Bir an önce Kürt'lerin taleplerinin dikkate alınması şarttır.
İkinci olarak Işid'le arasına net bir sınır koymayarak, dolaylı ve dolaysız destek vererek, Suriye Kürtleri'nin iradesine karşı konumlanmıştır. Ve Kantonların yıkılmasının pususuna yatarak bu infialin ve kitlesel patlamanın tetikçisi olmuştur.
Bu süreç hükümet politikalarının bir kere daha iflasının tanığıdır. Diğer bütün deneyler ‘çözüm’ denilen süreçlerin son derece kırılgan olduğunu göstermektedir. Bir kere başladınız mı, geri dönüşün bedeli çok ama çok ağır olur. Başladığınız noktadan çok daha ağır şartlara sürüklenirsiniz. Yazıktır günahtır. Ayak sürümek, karşı tarafı hafife almak son derece tehlikelidir. Ayrıca bu tür süreçler ‘çözümü’ sabote etmek isteyen bir çok karanlık gücün harekete geçmesine yol açar. Son gelişmelerde olduğu gibi.
Bütün bunların yanında Kobani ateşi yanmaya devam ediyor, hem Kürtler'in, hem de Türkiye Halklarının kalbinde.
CB ve kurmay heyeti bu gerçeği anlamış mı, hiç emin değilim.
Umuyorum ki, bu ciddi kitlesel infialin ortaya çıkardığı duygusal kopuş ve gerilim, çatışmasızlık halinin son bulmasına yol açmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder